Konuşmasına, böylesine anlamlı bir törende bulunmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirerek başlayan Cumhurbaşkanı Tatar, bu günlere kolay gelinmediğini, subayların mücadele yıllarında Kıbrıs Türk halkını korumak için vatan uğruna yaptığı kahramanlıkların unutulmasının mümkün olmadığını vurguladı.
“Biz büyük bedeller ödedik, şehitler verdik soykırımdan geçtik, acılar çektik ve sonunda bir devlet, bir cumhuriyet kurduk. Anavatan Türkiye’nin de desteğiyle bugün gelinen aşamada bu cumhuriyete sonuna kadar sahip çıkacağız. New York’ta BM Genel Kurulu’nda Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘Artık Kıbrıs Türkleri üzerinde zulüm sayılan ambargo ve izolasyonları sona erdirin’ demesiyle orada bir tarih yazılmıştır” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın uluslararası toplumu, KKTC’yi tanımaya davet ettiğini dile getirerek kendisine teşekkürlerini sundu.
“Doğu Akdeniz’deki çıkarlarımızın korunmasında bize düşen görev, birlik ve beraberlik içerisinde mukavemeti ve mücahit ruhuyla milli politikayı sonuna kadar savunmaktır”
Cumhurbaşkanı Tatar, tarihimizi çok iyi bilmemiz ve anlatmamız gerektiğini belirterek Rum-Yunan ikilisinin oynadığı birtakım oyunlara ve adanın Yunanistan’a bağlanmasına karşı gelindiğini ifade ederek; “Bu mukaddes davanın yürütülmesinde, milletimize büyük hizmetler yapmaktayız. Birlik ve beraberliğimizi korumalıyız” dedi.
Güney Kıbrıs’ta iki eşit halka ve devlete ait anlayıştan vazgeçişin bugün yıl dönümünün kutlandığını belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Rum-Yunan ikilisinin bizi acılara ve katliamlara maruz bıraktığını ifade etti.
“Biz bütün dünyaya Kıbrıs’ta iki ayrı halkın varlığını haykırıyoruz; varlığımızı, özgürlüğümüzü kanıtlamaya çalışıyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, çok önemli aşamalardan geçmekte olduğumuzu belirtti.
Doğu Akdeniz’deki gelişmelere bakıldığında bu bölgenin, yeni anlayış ve yeni politikayla tekrar dizayn edilmesinin en büyük kanıtı olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Tatar, Anavatan Türkiye ile birlikte KKTC’nin güçlenerek Doğu Akdeniz’deki çıkarlarımızın korunmasında bize düşen görevin, birlik ve beraberlik içerisinde mukavemeti ve mücahit ruhuyla milli politikayı sonuna kadar savunmak olduğunu vurgulayarak şehitlere Allah’tan rahmet, gazilere de şükranlarını sundu.