Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın mesajı şöyle;
“Kıbrıs Türk halkını yok edip Kıbrıs'ı bir Helen Adası yapmak hedefiyle 21 Aralık 1963 tarihinde Lefkoşa'da başlayan Rum saldırıları, adanın genelinde bulunan Türk bölgelerine yönelik olarak da devam ederken; Arpalık köyümüz de 5-6 Şubat 1964 tarihinde Rum saldırılarına maruz kalmıştı.
5 Şubat'ta başlayan Rum saldırıları, 6 Şubat günü doruğa tırmanırken bu saldırılarda 5 vatandaşımız Rumlar tarafından şehit edildi. Köy halkı da tüm varlığını geride bırakarak göç etmek zorunda kalmıştı. Mücadele tarihimizde ‘kara perşembe’ olarak yer alan bu saldırıları, Arpalık köyünde yaşanan Rum vahşetini ve şehitlerimizi unutmamız mümkün değildir. Geçmişte yaşananlardan ders alarak yolumuza devam ediyoruz.
Bugün kendi vatanımızda ve kendi devletimizin çatısı altında egemen ve özgür olarak yaşıyorsak, bunu aziz şehitlerimize, halkımızın destansı direnişine ve Anavatan Türkiye'ye borçluyuz. Hedefimiz ise halkımızı 1974 öncesinin acı, ölüm ve karanlık dolu günlerine geri döndürmemek; egemenliğimizi, devletimizi korumak ve halkımızı Rum'un azınlığı yapmamaktır. Bu yolda da mücadelemize devam ediyoruz ve edeceğiz. 1968 yılında başlayan ve federal temele dayalı bir antlaşmayı hedefleyen müzakereler, Rum tarafının olumsuz tutumu nedeniyle sonuçsuz kalırken; özellikle Annan Planı referandumunda ve Crans Montana müzakerelerinde yaşananlar, federal temele dayalı bir antlaşmanın mümkün olmadığını bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Egemen eşit, iki ayrı devletin varlığına dayalı çözüm önerimiz gündeme getirilmiş ve bu önerimiz ilk kez Cenevre'de müzakere masasına konmuştur. Kıbrıs'ın ve bölgenin yararına olacak çözüm önerimiz, Anavatan Türkiye tarafından da desteklenirken; bu önerimizden geri adım atacak değiliz. Rum tarafına tavsiyem ise diyalog çağrılarımıza olumlu yanıt vermesi, gerginlik yaratıcı faaliyetler ile silahlanmaya son vermesi, ateşle oynamaktan vazgeçmesidir. Arpalık saldırılarının 58'inci yıl dönümünde şehitlerimizi rahmet ve minnetle anarken, gazilerimizi de saygıyla selamlıyorum.”